Endüstri Mühendisliği Ataları Kimlerdir?

  1. yüzyılda mühendislik mesleği gerçek kimliğine sahip olmuş ve nihayetinde belli kriterleri gerçekleştirmiştir. Fakat aslında mühendislik çalışmaları medeniyetin ortaya çıkışıyla başlamıştır.

Mesleki şartlar dikkate alındığında, makine mühendisliği ilk mühendislik alanıdır. 1880 yılında Amerika Makine Mühendisliği odası, akabinde de Elektrik Mühendisliği 1884’te, Kimya Mühendisliği ise 1908’de kurulmuştur. Ve nihayet Amerika’ da ilgili alanın Mühendisleri Odası da 1948’te faaliyetlerine başlamıştır.

Aslında Eski Mısır’da bile mühendislik atası izlerine rastlayabiliriz. Özellikle Mısır’ın sulama kanallarını İnşaat mühendisliğinin en çarpıcı örneklerinden biri olarak kabul edebiliriz, hakeza piramitlerin inşası bile en eski ve en önemli mühendislik çalışmalarındandır.

Peronnet’in Topluiğne Fabrikası

Topluiğne imalathanesinde10 işçi (her işçi tek başına) 200 topluiğne imal ederken yaptığı işbölümü uygulaması sayesinde 10 işçinin 240 kat arttırarak üretimi 18.000 topluiğneye çıkartması Adam Smith’in çalışmalarında odak noktası olmuştur.

Robert Owen

1830’da personel yönetimi konusundaki çalışmalarında işçilerinin çalışma metodlarını inceleyerek geliştirmiştir.

Charles Babbage

imalat teknikleri ve bunların koordinasyonu hakkında çalışmalar yapmıştır. Uzmanlaşmanın daha az maliyet sağlayacağını ve işin bölümlere ayrılmasını savunmuştur.

Henry Ford

1914 yılında işçi ücretlerini artırarak teşvik yöntemiyle maliyeti düşürmeyi nakil bantları sayesinde başarmıştır. 19. yüzyılın en önemli gelişmesi ise hiç şüphesiz endüstri Devrimi’dir ve buhar gücünden yararlanılmaya başlanması sayesinde gerçekleşmiştir.

Mühendislikteki gelişmelerin yanında buhar gücünden de yararlanılmaya başlanmış böylece Birinci Endüstriyel Devrim gerçekleşmiştir. Endüstriyel devrim ile birlikte iş yönetimi için özel yetenek gerektiren sistemler geliştirilmeye başlanmıştır.

Frederick Winslow Taylor

İlk disiplinli Mühendislik çalışmalarını başlatmıştır.

Frank B. Gilbreth

Tuğla imalathanesinde, çevresine yönelttiği sorular ve aldığı cevapları analiz edişi sonrasındaki uygulamalar da kendisine büyük başarılar kazandırmıştır.

Nihayetinde 1948 yılından günümüze değin, her geçen gün yaşanan yeni gelişmeler ve bilişim çağıyla birlikte ortaya çıkan yeni buluşlar bu mühendislik alanını daha cazip hale getirmiştir.